kazbek, özellikle avrupalı dağcılardan yoğun ilgi gören bir dağ. bunda sanıyorum çıkışı kolay bir beşbinlik olmasının yanı sıra bir yunan destanına konu olmuş olmasının da etkisi vardır. prometheus'un tanrılar tarafından kazbek'e zincirlendiğine ilişkin yaygın bir inanış var. ‘holy trinity’ kilisesi de gezginlerin görmeyi istediği bir yer. yaz aylarında, cumartesi geceleri otel ve pansiyonlarda yer bulmak mümkün olmuyormuş. tüm otel ve pansiyonlar pazar sabahı yapılacak ayine katılmak isteyenlerle dolup taşıyormuş.
yola çıkmadan önce, en önemli sorunumuz yer ayırtamıyor, gürcistan hazırlıklarını türkiye'den yürütemiyor olmamızdı. ne stepansminda’daki*
ev pansiyonlarında, ne de dağ evinde yer ayırtmayı başaramadık. dağ evinde,
özellikle de bu yoğun sezonda, kesinlikle yer ayırmıyorlar. stepansminda’daki
pansiyonların ise web sayfaları yok (olanlar da gürcüce ve gürcü alfabesi ile
hazırlanmış. birşey okumak mümkün değil.) bu yüzden şansımıza güvenmemiz
gerekiyordu.
köyün dolmuş durağı |
dört saat kadar matların üzerinde uyukladıktan sonra kalkıp önce para
bozdurduk. (havaalanındaki banka gişesi 100 USD karşılığında bize 164 Lari
verdi.) sonra havaalanından şehre giden, kırık dökük, sıkış tepiş otobüse binip
kişi başı 0,50 Lari ödeyerek tiflis’in bağdat caddesi sayılabilecek rustaveli
caddesi’ne gittik.
köyde bir evin duvarındaki fresk |
yaklaşık yarım saatlik yolculuğun ardından rustaveli caddesi’nde
otobüsten indiğimizde saat 08.40’tı. bu saatte açık bir dağcılık mağazası bulamayacağımızdan
kahvaltı etmeye karar verip ilk gördüğümüz yere oturduk. koca çantalarımızı çok taşımadan zaman
öldürmeye çalışıyorduk. birer yumurta, birer sallama çay ve ekmek için toplam 16,50 Lari ödedik. bu arada cep telefonlarını uluslararası görüşmeye açtırdık, türkiye’de
yapmayı unutmuşuz.
bir saat kadar oyalandıktan sonra oturduğumuz yerden tabelasını
gördüğümüz bir turizm acentasına nereden yakıt kartuşu bulabileceğimizi sordum.
kadın bizi dinamo stadyumu’nun oraya yönlendirdi. neden oraya yönlendirdiğini
sorunca rustaveli’deki mağazaların çok pahalı olduğunu söyledi. bir bildiği
vardır diyerek bir taksi çevirdik ve çantaları bagaja yükleyip stadın oraya
gittik. burada gerçekten yan yana bir sürü spor mağazası vardı ve kartuş da
vardı ama ne yazık ki kartuşlar bütan kartuşlarıydı. orada tekrar sorup tarif
aldık ve bu tarif üzerine gerçekten çok düzgün bir dağcılık mağazası olan “magelani”yi
bulduk. coleman’ın 500 gramlık en büyük boy bütan propan kartuşlarından iki
tane aldık ve toplam 50 Lari ödedik.
yazar alexander kazbegi heykeli |
gürcistan askeri otoyolu'nda (georgian military highway) yaklaşık üç buçuk saatlik, sıkış tepiş bir yolculuğun ardından stepansminda’ya
ulaştık. yolun son bölümü 2007 senesinden beri çok bozulmuş ama genel olarak epey rahat bir yolculuktu. araçtan iner inmez, kara giysilerinin içinde yaşlı teyzeler yolcuların
çevresini sardı. hepsi evi için müşteri kapma telaşındaydı. biz, dağcıların sıkça kullandıkları
vano sujashvili’nin evinde kalırız diye düşünüyorduk. hatta bu konuda vano ile
yazışmıştık. ancak önce, 2007 yılında tanıştığımız ve bize her konuda yardımcı
olan azeri manav kurban’ı bulup onun önerisini sormaya karar verdik. tesadüf
eseri kurban yanımıza geldiğinde yanında başka türkler de vardı. gürcü – rus sınırına
yakın bir noktada, bir türk müteahhitin aldığı baraj inşaatı işinde çalışan ercan
ve arkadaşları bize kalınacak yer konusunda çok yardımcı oldular. epi topu bir
gece kalacağımız yerden tek bir isteğimiz vardı: banyonun odanın içinde ya da
çok yakınında olması. bunu bulasıya kadar beş ayrı pansiyon gezdik ve en
sonunda “diana’s guesthouse” bizim ihtiyacımızı karşıladı.
2007'de kaldığımız stepansminda oteli |
kalma yerini de hallettikten sonra tekrar merkeze dönüp ertesi günün
hazırlıklarına başladık: önce at ayarlamalıydık. okuduğumuz raporlardan köyden
bethlemi hut** dağevine kadar çantaları at ile taşıtmak için 250 Lari (yaklaşık
270 TL) istendiğini öğrenmiştik. (bizim 2007 tırmanışında çantalarımızı gönderdiğimiz
ara kampa kadar ise şu anda 150 Lari istiyorlar.) bu yüklü bir miktar ama biz bu
sefer dağevine bir günde ulaşmayı planlıyorduk ve çantaları at ile göndermeden
bunu kolay kolay yapamayacağımızı da çok iyi biliyorduk. kurban’dan yardım
istedik. kurban’ın kendi atı yok ve fiyatları da bilmiyormuş. 250 Lari’yi
duyunca çok şaşırdı. “burada bir atın fiyatı zaten 500 Lari. atı satın al,
giderken satarsın” dedi ama bununla kim uğraşabilir ki? bir arkadaşı ile
görüşüp 200 Lari’ye bir at ayarladı bizim için.
ayarlamak istediğimiz ikinci konu ise yerel rehberdi. bunu tiflis’teki ‘exploregeogia’ firmasına sorduk, yalnızca rehberlik için 700 EURO istediler. herşey
içinde bir organizasyonda ise fiyat, kişi başı 1.250 EURO’ya çıkıyordu. kazbegi
köyündeki ‘mountain travel agency’ firması ise rehber için 400 EURO istedi. bu
rakamlar bizim bütçemizin çok üzerinde olduğu için rehber ayarlamaktan
vazgeçtik. mountain travel agency’deki bayan ‘eğer tırmanış deneyiminiz var ise
rehber bu dağda çok gerekli değil’ dedi ama 2007 senesinde bir türlü yolu
doğrultamamış, hatta platoyu dahi bulamamış olduğumuz için bu sefer rehberle
çıkmak istiyorduk. bayan ‘yukarıda rehberlerimiz var. yanınıza başka gruplardan da insanlar bulun ve hep birlikte bir rehber tutun’ deyince aklımıza yattı.
birinci denemede değilse bile ‘yolu bulamamış olmamız nedeniyle birinci
denemede başarısız olursak ikinci denemede rehber tutarız’ diye planladık.
son olarak da dağevinde oda ayarlamak istiyorduk. ama ne yazık ki mountain
travel agency’deki bayanın yardımı ile bile ayarlama yapmak mümkün olmadı. bayan
dağevinde 50 oda olduğunu söylemesine karşın mecburen çadırımızı da alacak ve ne
olacağını yukarıda görecektik.
mountain travel agency’de coleman yakıt tüpü de satılıyormuş. (2007
yılında bu firma yoktu.) ama bizim 25 Lari’ye aldığımız tüpü 35 Lari’ye satıyordu.
ayrıca havaalanında 100 USD karşılığında 164 Lari almıştık. stepansminda'da ise 150
Lari veriyorlar. yine de biz mecburiyetten meydandaki “shrona’s hotel”de 100 USD bozdurduk
ve pazarlıkla 155 Lari aldık.
geriye yalnız çantalarımızı toplamak kalmıştı. havanın gök gürültülü ve yağışlı olması
nedeniyle diana’nın evinin elektrikleri kesikti. saat 21.00 gibi jeneratörü
devreye soktular. biz de son olarak elektrikli aletleri şarja takıp 21.30 gibi
uyuduk.
*kazbegi köyü’nün adını
değiştirip stepansminda yapmışlar artık. gerçi “kazbegi” adı halen daha yaygın
bir biçimde kullanılıyor. ama internette, resmî sitelere bakıyorsanız
stepansminda adının kullanıldığını görüyorsunuz. bir de köydeyken farkettim ki
kazbegi diye yalnızca ‘aşağı mahalle’ye diyorlar. yukarı mahalleye ise ‘gergeti’
diyorlar. dolayısıyla ikisini birden kapsayacak bir ada geçiş yapmak istemiş
olabilirler.
**adı değişen bir diğer şey de
meteora dağevi olmuş. artık, özellikle internette, meteora dağevi’nin adı ‘bethlemi
hut’ olarak geçiyor. bu değişiklikte 2008 yılında gürcistan ile rusya arasında
yaşanan ve silahlı çatışmalara dahi neden olan krizin etkisi olduğunu
düşünüyorum. zira dağ evi, eski bir rus meteoroloji istasyonu ve meteora demek eski
işlevine atıf yapıyor. artık eski işlevini unutturmak istediklerini düşünüyorum.
yine de elbette herkes meteora deyince anlıyor.
1 yorum:
Paylaştığınız bilgiler çok yararlı.
Bütün okuyanlar adına teşekkürler...
Not: Evet daha öce Tbilisi-Kazbegi 10 Lari idi, 2014 Haziranında biz 15 Lari ödedik fakat Minübüsümüz son medellerden olduğundan bu turistik tarife de olabilir. Pansiyona da kişi başı 30 Lari ödedik, fakat güzel bir kahvaltısı vardı...Svaneti tarafında da aynı şekilde hizmette iyiye, ücrette yukarı doğru gidiş var :)
Adnan Gönüllüleroğlu
Yorum Gönder